Modern şehir hayatının, yoğun iş temposunu ve dört duvar arasında yaşamanın en bilindik zararı elbette ki sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşamdır. İşte bu olumsuz beslenme ve yaşamın da doğal sonucu aşırı şişmanlık, obezitedir. İnsanlar gereğinden büyük porsiyonlarda yediklerinde midelerinin büyümesi, genişlemesi elbette ki kaçınılmaz oluyor. Bu durumda kişi her ne kadar daha az yemeye çalışsa da büyüyen mideye küçük porsiyonlar yeterli gelmediği için doyma hissi yaşanamıyor. İşte bu bakımdan kişi kilo almaya başladığını fark ettiği ilk dönemlerde hemen bir uzmandan yardım alarak yeterli ve sağlıklı beslenme programı uygulamaya başlamazsa ilerleyen dönemlerde diyet ya da sağlıklı beslenme programları işe yaramayabiliyor. Bu tür vakalar için cerrahi müdahale kaçınılmaz oluyor. Bu bağlamda uygulanan cerrahi operasyonlardan birisi de tüp mide ameliyatıdır (sleeve gastrektonomi).
Tüp mide ameliyatı nasıl yapılır?
Tüp mide ameliyatı, genel cerrahi uygulanarak laparoskopik yöntemle (kapalı ameliyat) yapılmaktadır. Bu uygulamada midenin geniş olan kısmı keserek çıkarılır, geriye sadece 100-150 ml sıvı alabilecek şekilde ince uzun muz görünümünde bir mide kalır. Bu işlemde kişinin midesinde açlık hissi uyandıran iştahı açan Gherelin adlı maddenin bulunduğu alanda dahil olmak üzere midenin % 80’i alınmış olur. Bu sayede kişi ameliyat sonrasında çok daha az acıkır ve çok küçük porsiyonlarla doyar. Tüp mide ameliyatı ilk olarak uygulanmaya başlandığı dönemde obezite ameliyatlarını kaldıramayacak ölçüde hasta olan kişilere, obezite cerrahisi öncesinde yapılıyor, bu sayede bir miktar kilo veren kişiye diğer operasyon uygulanabiliyordu. Ancak sonraları tüp mide ameliyatı olan kişilerin çoğunluğunun ikinci bir obezite cerrahisine ihtiyaç duymadan istenen kiloyu verebildiği görülünce, günümüzde obez vakalarda temel ameliyat olarak uygulanmaya başlandı. Fakat burada bahsi geçen olumlu etkinin görülebilmesi ve devam edebilmesi için ameliyat sonrasında hastanın ciddi bir tıbbi beslenme ve egzersiz uygulamasına girmesi gerekiyor. Zira mide sadece 1 bardak sıvıyı alabilecek kadar küçülmüştür ve daha fazlasını tüketmek zararlı olacak, kiloların hızlıca geri dönmesine sebep olacaktır.
Tüp mide ameliyatı sonrasında beslenme yönergeleri
Tüp mide ameliyatı, hastanın midesinin % 80’inin çıkarılması geriye sadece % 20’sinin kalması ve dolayısıyla sadece 1 bardak sıvı tüketebilecek kadar midenin küçülmesi demektir. İşte bu sebeple de tüp mide ameliyatı geçiren kişilerin kesinlikle bir beslenme uzmanının kontrolünde tıbbi beslenme düzenini hayata geçirmeleri gerekiyor. İlk 1 ay boyunca sıvı ve püre kıvamında yumuşak besinler ki bunlarda küçük porsiyonlar halinde tüketilebilir. Bu bakımdan özellikle ameliyat sonrasındaki ilk 3 ay hayati önem taşır. Bu süre içinde kişinin metabolizması az yemeye alışacak, kişi de midesinin küçülmesi dolayısıyla yeni beslenme düzenine alışacaktır. Ancak altını çizmekte fayda var ki, kişinin metabolizmasının tolerans düzeyine göre beslenme uzmanı diyet programında değişiklikler yapabilir. Fakat genel olarak tüp mide ameliyatı sonrasında hastaların beslenme düzenleri aşağıdaki gibi oluşturulur.
Ameliyat sonrası birinci beslenme aşaması
Ameliyatın ertesi günü hasta berrak, sıvı besinleri öğün başına 1 su bardağını aşmayacak ölçüde alabilir. İlk 3 gün boyunca hasta su, çay, et suyu, tavuk suyu, tanesiz meyve kompostoları, evde sıkılmış meyve suları, şekersiz bitki çayları içebilir. Ancak bu sıvılar birkaç yemek kaşığını, bir çay bardağını geçmeyecek miktarda ve sık aralıklarla tüketilmelidir.
Ameliyat sonrası ikinci beslenme aşaması
Tamamen sıvı gıdaların mide tarafından tolere edilebildiği görüldükten sonra 4. günden itibaren taneleri tamamen ezilmiş, hiçbir şekilde pütürü olmayan çorba, yoğurt, sütte eritilmiş bisküvi tüketilebilir. Ezilmiş, püre haline getirilmiş ve suyla, sütle, çayla daha akışkan bir sıvı haline getirilmiş bu besinlerle ilk 2 hafta boyunca beslenmek gerekiyor. Bu dönemde sıvılarla birlikte toz protein desteği de tüketilmesi öneriliyor. Ancak bunların birkaç yemek kaşığı kadar olması yeterlidir ve tüm güne yayılması gerekir. Zira fazlası zararlı olacaktır. Bu süreçte kola, fanta, soda ve gazoz gibi gazlı, asitli içeceklerden kesinlikle uzak durulmalı, hatta sağlıklı bir yaşam için bunların yaşamın içinden tamamen çıkarılması önerilir. Tüp mide ameliyatı olan kişinin midesi eskisi gibi olmadığından midede küçük bir gerginlik hissedildiğinde kesinlikle yeme-içmeye ara verilmelidir.
Ameliyat sonrası üçüncü beslenme aşaması
Tüp mide ameliyatının ardından 2 haftayı sorunsuz tamamlayan hastaların püre halinde beslenmeye geçmeleri uygundur. Ameliyat esnasında mide kesesinde oluşan küçük yaralar ya da hassasiyetler 2 hafta içinde iyileşmiş olur. Bu sebeple yumuşak ya da yarı katı gıdalar rahatlıkla tüketilebilir. Elbette ki yine küçük porsiyonlar halinde olmak şartıyla. Bu aşamadan öncelikli olarak protein yönünden zengin gıdalara odaklanmak en doğrusu olacaktır. Zira geçen son 2 hafta boyunca sadece sıvı ve yarı sıvı gıdalar tüketilmesi vücudu, metabolizmayı güçsüz düşürebilir, toparlanmak için proteine ihtiyaç duyulur. Ancak bu dönemde yağlı, tuzlu, şekerli gıdalar kesinlikle önerilmez. Çünkü bu tür besinlerin sindirilmesi zordur. Bu düzlemde sıvı diyette izin verilen besinlerin tamamı, ezilmiş rafadan yumurta, yağsız peynir, püre haline getirilmiş meyve ve sebzeler, bebek mamaları rahatlıkla tüketilebilir. Üçüncü hafta da sorunsuz bir şekilde atlatıldıktan sonra sebzeler haşlanarak püre haline getirilip tüketilebilir. Ancak bunların bir su bardağını geçmeyecek porsiyonlarda olması gerekiyor. Bu dönemde besinleri tolere etmekte zorlanan hastaların bunları daha fazla çiğneyerek, küçük lokmalar halinde tüketmeleri faydalı olacaktır.
Ameliyat sonrası dördüncü beslenme aşaması
Tüp mide ameliyatından sonraki 4 haftayı, yani bir ayı sorunsuz atlatabilen kişiler için yaşam ve beslenme çok daha kolay olacaktır. Bu dönemin başlarında midenin hangi besinlere karşı hassas, hangilerine karşı daha dayanıklı olduğunu anlamak için her öğünde farklı bir katı gıdayı küçük porsiyonlar halinde tüketmek gerekiyor. Burada her lokma en az 15-20 kez çiğnenmeli, ağızda tamamen püre haline gelmelidir. Bu işlem midenin besini tolere etmesini kolaylaştıracaktır. Denenmesi gereken gıdalar içinde en son sırayı ekmek almalıdır. Zira ekmek topaklanmaya çok müsait bir besindir. Ancak küçük porsiyonlarda kırmızı et, çiğ sebzeler ve aslına bakılırsa tüm gıdalar denenebilir. Burada önemli olan çok çiğnemek, küçük lokmalar almaktır. Ameliyatın ardından 3 ayı dikkatli ve dolayısıyla sorunsuz geçiren kişiler yine porsiyonları küçültmek ve çok çiğnemek kaydıyla tüm besin gruplarından kolayca tüketebilirler. Ancak her sağlıklı insana kaçınması önerilen, hasta olanlarda ise kesinlikle altı çizilen konulardan birisi olan fast food tarzı, hazır, aşırı yağlı, tuzlu, şekerli besinlerden tüp mide ameliyatı olanların kesinlikle uzak durması gerekiyor.