Tıbbi Efsaneler: Obezite ile ilgili 5 yaygın efsane
Tartışmalı Teorilerden bir tanesine göre, dünyadaki obezite krizinin sadece Kalorilerden kaynaklanmakta.
Yeni araştırmalar, virüslerin de obeziteye yol açabileceğini gösteriyor.
Billim insanları, tavuklara enjekte edilmiş olan adenovirüsleri üç farklı insana da enjekte ettiler. Virüslerden biri olan Ad-37 ile enjekte edilen tavuklarda, aynı şekilde beslenmelerine rağmen, virüssüz tavuklardan iki ila üç kat daha fazla vücut yağı olduğu gözlemlendi. Ancak, tavukların ağırlığı ilk testte çok farklı değildi.
Henüz insanlar üzerinde denenmediği için, virüslerin insanlar üzerinde aynı etkiye sahip olup olmadığı kesin değildir.
Leah Whigham, PhD ve meslektaşları, “adenovirüslerin dünya çapında obezite salgınındaki rolünün, ek araştırma gerektiren kritik bir soru” olduğunu dile getiriyorlar.
Whigham, Wisconsin Üniversitesi Tıp ve Beslenme Bilimleri bölümlerinde çalışmaktadır. Meslektaşı Richard Atkinson, MD, şimdi Virginia Commonwealth Üniversitesi’nde çalışmakta. Bu virüsler için kan testleri üzerinde çalışan bir Virginia şirketi olan Obetech’te başkanlık yapıyor.
Bulgular Amerikan Fizyoloji Dergisi’nde Düzenleyici, Bütünleştirici ve Karşılaştırmalı Fizyoloji kısmında yayınlandı.
Virüs + Kalori = Obezite?
Obezite son yıllarda dünya çapında artmıştır. Whigham’ın ekibi de buna virüslerin yol açtığına dair olası bir ipucu olduğunu düşünüyor.
“Dünyanın birçok ülkesinde obezite prevalansındaki neredeyse eşzamanlı artışın, sadece gıda alımı ve egzersizdeki değişikliklerle açıklanması zordur ve adenovirüslerin katkıda bulunabileceğini öne sürmektedir” şeklinde belirtiyorlar.
Bu fikir tartışmalıdır. Kilo alımının genellikle yakılandan daha fazla kalori tüketmenin bir sonucu olduğu düşünülür.
Whigham ve meslektaşlarının önerisi ise, adenovirüslerin bu şüreçte rol oynadığıdır. Şu anda bilinen 51 tane insan adenovirüs tipi olduğunu ve hepsinin obezite üretmediğini belirtiyorlar.
Araştırmacıların Yorumları
Whigham bir basın açıklamasında, “obezitenin kontrol eksikliğinden kaynaklandığını düşünmek insanları daha rahat hissettiriyor” şeklinde açıklamada bulunuyor. “Obezite hastalığı ile enfekte olabileceğinizi bilmek büyük bir adım.” şeklinde eklemede bulunuyor.
Whigham ve meslektaşları, sadece bulaşıcı hastalıkların obeziteden daha hızlı yayıldığını yazıyor.
Louisiana Eyalet Üniversitesi’nden Frank Greenway, MD, Whigham’ın çalışması üzerinde çalışmadı, ancak bir dergi düzenlemesinde yorum yaptı.
Greenway, şimdiye kadar, insan antikorlarının testleri insan adenovirüslerinden birinin insan obezitesine bağlı olduğunu açıklıyor. Greenway, şu anda, tüm insan adenovirüslerine karşı antikorlar üretmek için insan gruplarının büyük bir kısmını taramanın “göz korkutucu bir görev” olduğunu savunuyor. Bu işin yapılması ve bir aşının önünü açabilmek için daha iyi kan testleri yapılması için çağrıda bulunuyor.
Böyle bir aşı oluşturulsa bile, kalori hala göz önünde bulundurulacaktır. Virüs olsun ya da olmasın, yaktığınızdan daha fazla kalori alırsanız, kilo alma olasılığınız daha da artar.
Related posts
