Tıbbi Efsaneler: Obezite ile ilgili 5 yaygın efsane
Obezite cerrahisi, aşırı kilolu olan hastaların kilo vermesine destek olan ve hayat kalitesini arttıran en önemli obezite tedavi yöntemleri arasında bulunmaktadır. Bu detayın yanı sıra yüksek tansiyon (hipertansiyon), diyabet (şeker hastalığı), ürit asit yüksekliği gibi ciddi hastalıklar meydana gelebilir. Tüp mide gibi obezite cerrahisi ameliyatları hastanın da ameliyattan sonra katılımını gerektirir. Yaşam alışkanlıklarında kalıcı değişimler yapılması gerekir. Aksi halde bazı hastalarda kilolar geri alınabilir. Hastanın ameliyattan sonra verdiği kiloları geri almaması için mutlaka düzenli olarak egzersiz yapması ve yeme alışkanlıklarını kalıcı olarak düzeltmesi gerekmektedir. Şeker hastalığından korunmak için de verilen kiloların geri alınmaması oldukça önem teşkil etmektedir.
Obezite cerrahisi kimlere uygulanır?
Obezite cerrahi genel olarak her obez hastaya uygulanabilir bir ameliyat değildir. Hastanın öncelikli olarak beden kitle indeksi 40 ve üzeri olmalıdır. Hasta bu noktada diyet ve spor yöntemini uzmanlar eşliğinde denemiş olmalıdır. Bunun yanı sıra beden kitle indeksi 35 ve 40 arası olan hastaların obezite ile beraber farklı hastalıklar taşıması halinde de obezite cerrahisi uygulanmaktadır.
Kimler obezite ameliyatı için uygun değildir?
Obezite, yalnızca ameliyat ile tedavi edilebilen bir sağlık sorunu olmamaktadır. Uygulanan cerrahi yöntemlerde başarı oranı yüksek olsa da, hastanın iradesi ve ameliyattan sonraki davranışları oldukça önem teşkil etmektedir. Bu noktada:
• Ciddi psikiyatrik problemi olan hastalar için obezite cerrahisi uygun değildir.
• Obezite cerrahisinden sonra tedavi uyumu sağlayamayacak hastalar için uygun değildir.
• Madde ve alkol bağımlılığı olan hastalar için oldukça riskli bir ameliyattır.
• Anestezi almaya engel bir durumu olan kişiler için de uygun değildir.
Obezite cerrahisi ardından elde edilen sağlık avantajları nelerdir?
Obezite cerrahisi ardından obezite kaynaklı olarak yaşanan tüm sağlık sorunları oldukça ciddi boyutlarda gerilemeketedir. Özellikle yüksek tansiyon hastalarında bu gibi sağlık sorunları tamamen düzelir. Bu hastaların büyük bir kısmı kullandıkları tansiyon ilaçlarını bırakmaktadır. Bunun yanı sıra tip 2 diyabet yaşayan hastaların kan şeker seviyelerinde de oldukça ciddi düzelmeler meydana gelmektedir. Operasyondan sonra kalp hastalığı riskinde belirgin bir düşüş meydana gelir. Fazla kilo kaynaklı olarak yaşanan uyku apnesi problemleri ciddi anlamda düzelmektedir. Bu detayların yanı sıra solunum sistemi sorunlarında da iyileşme yaşanmaktadır. Bu avantajları sayesinde de hastanın yaşam kalitesinde ciddi bir artış söz konusu olur. Bu avantajları dışında obezite cerrahisi ile hormonal sorunları olmadığı halde kilo kaybı yaşayamayan, diğer tedavi yöntemlerinde başarı sağlayamamış ya da tekrar kilo almış kişilerin, sağlık durumları bozulmaya başladığında obezite cerrahisi devreye girer. Ancak her obezite hastası olan kişi cerrahi yöntemlerin uygulanması için uygun değildir. Obezite cerrahisi herkese uygulanamaz. Bu ameliyatın uygulanması için bazı koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir. Hastaların ameliyata uygun olup olmadıkları obezite cerrahisi doktorları tarafından detaylı bir şekilde analiz edilerek karar verilir.
• Kişinin vücut kitle endeksi 40 ve daha fazla olmalıdır,
• Kişinin obezite ile beraber farklı sağlık sorunlarına da sahip olması halinde 35 ve üzeri vücut kitle indeksinde de ameliyat uygulanmaktadur,
• Hormon hastalıkları yoksa ameliyata uygun bir aday olabilir,
• Alkol ve uyuşturucu bağımlılığı yoksa ameliyata uygun bir aday olabilir,
• Hasta 5 yıldır obez ise ve diğer tedavi yöntemleri işe yaramadıysa obezite cerrahisi uygulanabilir.
Related posts
