Diyabet hastalarının birbirinden farklı rahatsızlıklarla muhatap olmaları, yaşam kalitesini bozuyor. En önemli sıkıntılar arasında görmeyle ilgili problemler yer alıyor. Öncelikle şunun bilinmesi lazımdır. Şeker hastalığı, sanıldığı kadar masum değildir. Gizli şekerden sonra belirtileri iyice hissedilen diyabetin kalp, böbrek ve göz gibi rahatsızlıklara neden olduğunun bilinmesi icap ediyor.
Neden farklı rahatsızlıklar ortaya çıkıyor?
Şekerle beraber, bir dizi farklı rahatsızlıkların ortaya çımasının nedeni, damarlarla ilgilidir. Kandaki şeker oranının artması, damarları tahrip ediyor ve tıkanmalar meydana geliyor. Bu tıkanmalar, kılcal damarlarda daha erken şekilde gerçekleşiyor. Dolayısıyla, kanın ulaşması gereken hücreler tahrip oluyor. Gözdeki kılcal damarların tıkanmaya başlaması, görme yetisinin kaybedilmesine varacak sonuçlar doğuruyor. Beyindeki kılcal damarların tıkanması ise, felce neden olabiliyor.
Damarlar neden tıkanıyor?
Damarın yapısı, kaygan bir zemindir. Böylece kan, damar içerisinde daha hızlı şekilde hareket edilebilir. Ancak kandaki şeker miktarının dengesizleşmesi nedeniyle bu yapı bozulabilir. Kandaki şeker, kaygan zemini zımparalar. Bu da, yağ gibi yapışkan maddenin damarı tıkamasına neden olur. Bu durumun ilerlemesi de, beslenmesi icap eden organların beslenmesini durdurur. Hücre ölümleri başlar, organlar vazifesini yerine getirmez hale gelir.
Diyabetli kişideki kan şekerinin yükselmesi, göz merceğinin büyümesine ve dolayısıyla görme bozukluğunun başlamasına neden olur. Diyabetle ilgili bir dizi tedbirin uygulanması, ilaçların kullanılması halinde görmeyle ilgili yaşanan sıkıntılarda azalma meydana gelebilir. Ama tamamen ortadan kalkması söz konusu değildir. Bu anlamda, şekerden kaynaklı görme bozuklukları şunlardır:
1. Göz merceğinin sislenmesi şeklinde ortaya çıkaran katarakt önemli bir rahatsızlıktır. Ancak tedavi edilmesi mümkündür. Tedaviden sonra göz merceğinin şeker nedeniyle yeniden aynı haline gelme riski söz konusudur.
2. Görme hücrelerinin yer aldığı retina kısmının tahrip olmasıyla görme yetisinde bozulmalar meydana gelebilir. Burada kılcal damarların tıkanması, hücrelerin beslenmesini engeller. Bu da, tahribata ve dolayısıyla görme bozukluğuna neden olur.
3. Diyabetli kişinin kan basıncının yükselmesi söz konusu olabilir. Özellikle böbrek yetmezliği olan kişilerin kan basıncının yükselmesi mümkündür. Bu da, göz damarlarına zarar verir. Görme yetisi zayıflar.
Görmeyle ilgili bozuklukları yaşamamak için mutlaka diyabetle ilgili önlemlerin alınması gerekiyor. Kan şekerini dengeleyen ilaçların kullanımı ve dengeli beslenme takviminin uygulanması elzemdir. Böylece, diyabetin etkilerinden kaynaklanan görme zayıflığı kontrol altında tutulabilir. Tedavinin geciktirilmesi ve ilgilenilmemesi halinde ise, görme yetisinin tamamen kaybedilmesi gibi durumların ortaya çıkması mümkündür.
Sağlıklı ve dengeli bir yaşam için diyabetle mücadele edilmesi lazımdır. Teşhisin erken konulması halinde, mücadeleden alınacak sonuç daha olumlu olabilir. ancak geç kalınması ve tip 2 diyabet bulgularının ilerlemiş olması, rahatsızlıktan kurtulmayı zora sokabilir. Yine de, kontrol altına alınması için mücadele edilmesi hayatı olumlu şekilde etkiler.