Obezite cerrahisi vücut kitle indeksi 35 ve üzeri olan; tıbbi beslenme düzeni, egzersiz ve medikal tedavi gibi yöntemlerle kilo kaybı sağlayamayan hastalara uygulanmaktadır.
Bunun dışında vücut kitle indeksi 30’un üzerinde olan, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, uyku apnesi olan hastalara da uygulanabilmektedir. Bu ameliyat yöntemlerinden hangisinin hasta için uygun olduğuna karar verilmesi ise yapılacak tetkik ve muayeneler neticesinde tespit eidilir.
Üreme çağında olan ve çocuk sahibi olmak isteyen kadınların ise; obezite cerrahisi operasyonlarından sonraki 12 ay boyunca gebe kalmaması önerilmektedir. Bu sebeple de konunun mutlaka bir uzman ile konuşulması gerekmektedir.
Obezite cerrahisi, günümüzde ileri teknolojik ve tıbbi yöntemler kullanılarak yapılmaktadır. Bu operasyonlar laparoskopik ya da robotik cerrahi yöntemleri ile yapılabilmektedir. Bu sayede hastalara daha kısa sürede, daha hızlı iyileşme süreci sağlanmaktadır.
Obezite cerrahisi yöntemleri nelerdir?
Obezite cerrahisinde uygulanan yöntemler ikiye ayrılmaktadır. Bu yöntemler:
• Restriktif yöntemler ; Mide Küçültme Ameliyatları ( Sleeve gastrektomi : tüp mide, mide plikasyonu : mide katlaması gibi )
• Malabsortif yöntemler ; Mide-İnce Bağırsak Bypass ameliyatları
Mide küçültme ameliyatlarından bazıları ise:
• Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi)
En yaygın uygulanan mide küçültme operasyonlarıdır. Midenin bir kısmı çıkarılır, bu sayede de mide daraltılmış olur. Etkili kilo kaybı sağlar. Midenin çıkartılan bölümünden salgılanan açlık hormonu Ghrelinin de alınması sayesinde sleeve gastrektomi ameliyatı ardından %70-80 oranlarında iştah azalır
• Mide Katlama Ameliyatı (Gastrik Plikasyon)
Tüp mide operasyonlarında kaçak riskini en aza indirgemek için; kullanılan malzemelerin de maliyetinin düşürüldüğü bir operasyondur. Fakat dezavantajları vardır. Bu dezavantajlardan en önemlisi ise; katlanacak midenin ayarlanmasını sağlamaktır. Geriye kalan midenin çok ya da az bırakılması çeşitli sorunlara yol açabilmektedir.
• Mide Bandı (Gastrik Bant):
Mide bandı, sleeve gastrektomi operasyonun yaygınlaşması nedeniyle daha az uygulanmaya başlamıştır. Bu operasyon günümüzde mide kelepçesi olarak bilinir. Ancak yol açtığı uzun vadeli olumsuzluklar sebebiyle yaygın olarak uygulanmamaktadır.
• Mini Gastrik Bypass:
Günümüzde uygulanma oranı artan bu bypass çeşidi, diğer bypass çeşitlerinden daha kolay uygulandığı için tercih edilmektedir. Laparoskopik yani kapalı yöntemle uygulandığı için oldukça rahat bir operasyondur. Uygulanan kesiler oldukça küçüktür. Bu sayede yara izi kaygısı minimumdur.
• Duodenal Switch:
En seçkin operasyon yöntemlerinden kabul edilmektedir. Bu operasyonda pilor kası ve vagus sinirleri muhafaza edilmektedir.
• SADI-S (Single Anastomosis Duodenoİleal Bypass with Sleeve Gastrectomy):
Duodenal Switch operasyonunun tek anastomoz ile uygulanan formudur. Operasyon süresi oldukça kısadır. Tüp mide prosedürüyle uygulanmaktadır.
[/vc_column_text]